Merhabalar herkese.. Bir önceki yazımda Gaziantep’e nasıl gittiğimizi, sabahtan öğlene kadar neler yediğimizi anlatmıştım sizlere.. Şimdi sırada öğleden sonra gezdiğimiz müzeler, hanlar ve çarşılar var. Çok uzun bir yazı olacak demiştim. Daha uzun süre Gaziantep’ten mekan ve lezzetleri hakkında yazılar yazacağım galiba..
Öğle yemeğimizi Aşina Gaziantep Mutfağında Büyükşehir Belediyesinin davetlisi olarak yedikten sonra müzeleri, çarşıları ve hanları gezmek için düştük yollara. Yanlız hepimiz yemekten patlamış durumdayız. . Bir gece önce Gaziantep Havaalanında açız açız diyen grup daha aradan 12 saat geçmeden yemekten nefes alamaz durumdayız. Yemek işlerine ara vermenin tam zamanı dedik. İlk durağımız Bayazhan’a vardık.
Gaziantep Bayazhan Kent Tarih Müzesi
Müze yetkilileri Gaziantep ve müze hakkında bilgiler verdiler.. Kentin tüm tarihi belgeler, maket ve canlandırmalarla burada yer almış.
Müze gezimizi Bayazhanın Terasında noktalıyoruz. İçerisinde yemek yenecek restorantı, meyhanesi, barı ve alışveriş yerleri olan çok keyifli bir han.
Sırada Bey Mahallesi ve oradaki müzeler var. Bey Mahallesi tarihi dokusu korunarak restore edilmiş evler ve müzelerden oluşuyor. Sokaklar, evler muhteşem..
Gaziant Atatürk Anı Müzesi.. Mustafa Kemal Atatürk’ün Gaziantep’i ziyareti sırasında kulladığı yatak odası ve eşyalar orjinal halleri korunarak bu müzede sergileniyor.Mutlaka ziyaret etmeniz gereken muhteşem bir yer..
Atatürk Anı Müzesinin tam karşısında Oyuncak Müzesi ve Ali İhsan Gögüş Müzesi bulunuyor. İlk olarak Gaziantep’in önemli şahsiyetlerinden biri olan, 13 yıl boyunca bakanlık ve milletvekilliği yapan ve Türkiye’nin ilk Turizm Bakanı olan Ali İhsan Göğüş Müzesini gezdik.
Gaziantep oyuncak Müzesi.. Sevgili Sunay Akın’ın yardımlarıyla düzenlenen çocukların mutlaka görmesi gereken müzelerden birisi. Geçmişten günümüze (ki benim yaş itibariyle hepsini hatırladığım 🙂 ) oyuncaklar var. Işıklandırmalarla bir mağara içi ülkelerin öne çıkan özellikleri maketlerle düzenlenmiş.. Beni çocukluk oyuncaklarıma götüren bu müzeye bayıldım..
Oyuncak müzesinden çıkıp Bey Mahallesinin sokaklarından yürüyerek Emine Gögüş Mutfak Müzesine vardık. Ali İhsan Gögüş’ün annesinin anısına yaptırılması için bağışladığı konağı aile eşyalarıyla düzenlenmiş. Türkiye’de açılan ilk mutfak müzesi olması, yemek ve mutfak kültürümüzü geleceğe taşımak adına çok önemli bir müze. Emine Göğüş Müzesinde geleneksel Gaziantep mutfak kültürünü tanıtılıyor. Mutfak malzemeleri, sofra düzeni, yöreye özgü kullanım şekilleri ve yöresel adları ile sergilenmekte.
Müze içerisinde Gaziantep Mutfak Enstitüsü ‘de yer alıyor. Genç şef arkadaşlarımız bizler için pekmez ile hazırlanmış bastık tatlısı ve şerbet hazırlamışlar. Kendilerini çok geç saate kadar beklettiğimiz için hemen oraya geçtik. Ellerine sağlık, yolları açık olsun..
Tüm bu koşuşturmalar içerisinde gün boyu bir çok müze , han ve çarışıyı gezdik. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi bizim için çok güzel bir gezi rotası çizmiş. Geç saate kalmamıza rağmen tüm müzeler çalışanları ile birkte bizler için mesaiye kalmışlar. Verdiğimiz eziyet için çok üzgünüm. Ama Gaziantep’te sadece 2 gün kalabildik ve heryeri görmeye çalıştık. Bizlerle Gaziantep’e adım attığımız andan veda anımıza kadar o kadar güzel ilgilendiler o kadar güzel ağırladılar ki Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Başkanından tüm çalışanlarına binlerce teşekkür ederim. Biz de İzmir’e bekliyoruz kendilerini..
Çok beğendiğimiz, lezzetlerine bayıldığımız Gaziantep Gezimizin devamını bir sonraki yazıma bırakayım. Akşam yemeğimiz, gece hayatı 🙂 Çarşılar ve Zeugma Müzesi ile Gaziantep ‘e vedamız.. Okuduğunuz için çok teşekkür ederim.