Erişteyi ve kuskusu çok severim. Ben çocukken rahmetli yengem kuskusu,  kendi açıp güneşte kuruttuğu yufkalarla birlikte pişirirdi o kadar çok severek yerdim ki tadı hala damağımda. Eskiden bu kadar çok makarna çeşidi, bu kadar çok hamur işi yoktu belkide. O yüzden yapılan her şey bize çok lezzetli gelirdi. Makarnayı bile Alaşehir’e gittiğimizde mantı hamurundan kendimiz yapardık. Biz çocuklara oyun gibi gelirdi küçük kare hamurları kalemlere sarıp düdük makarna yapmak.. O günler aklıma gelince çok hüzünlenirim. Artık gidecek ne bir ailem, akrabalarım var orada nede bir dede evim..

Zamanla hayat şartları değiştikçe oralarda değişti, herkes bir koşuşturma içinde dağıldı. Ayda yılda bir görüşmek bile zor oldu.. Erişte, kuskus, makarna , yufka deyince içim bir tuhaf olur.. Beni o günlere çocukluğuma götürür bu tarifler.. Bir yer sofrasında koca bir tepside yapılan makarnalar etrafında toplanan dedem, anneannem, dayılarım, yengelerim ve biz çocuklar aklıma gelir.. İşte o zamanın tariflerinin günümüze uyarlanmış halidir bu tarifim.. Ben severek yaparım eskilerin anısına sizlerde yapmak isterseniz işte tarifim…

Malzemeler :

1 su bardağı kuskus
1 su bardağı erişte
2.5 – 3 su bardağı su
2 yemek kaşığı tereyağı
tuz

Üzeri için :
100 gram İzmir tulum peyniri
1 çay bardağı iri dövülmüş ceviz

Yapılışı :

Suyu pilav tencerenize alın, kaynatın. İçine tereyağını ve tuzunu ekleyin, karıştırın. Suyun içine kuskus ve erişteyi ilave edin. Ara sıra karıştırarak yumuşayıp suyunu çekene kadar pişirin.  Sıcak olarak servis tabağına alın, Üzerine tulum rendesi ve cevizi serpip sıcak servis yapın.